Cihan – ara cihan içindedür, arayı bilmezler
Ol mahiler ki derya içredür, deryayı bilmezler
Ol mahiler ki derya içredür, deryayı bilmezler
Hayali
Cihan-ara: Kainat'ı-süsleyen (Allah manasında)
Mahi: Farsça balık (Arapça yakıp yıkan anlamına da gelmektedir. Bazı incelemelerde mahiler aslında bir yandan bu kayıtsızlıklarıyla dünyayı yakıp yıkmaktadırlar.)
---
Kainat'ı süsleyen Kainat içindedir, (insanlar) aramayı bilmezler
Tıpkı denizin içindeki balıkların denizin farkında olmamaları gibi
---
İnsanların büyük bölümü etrafından habersiz bir hayat sürerler. Tıpkı tüm hayatını denizde geçirip denizin dahi ne olduğu hakkında hiç bir fikri olmayan balıklar gibi. Diğer yandan o balıklar denizden başka bir dünya olduğunu bilmezler, bunu düşünemezler bile. Eşref-i mahluk olan insanın kendi dünyasını keşfetmesi de ancak diğer dünyaları da idrak etmesiyle mümkün olacaktır. Öyleyse insanın idrak kabiliyetini kullanarak hayatın ve yaratılışın farkında olması gerekir. İnsanlar, Kainat'ı Süsleyen'in -aslında Kainat'ın her zerresine vurmuş olduğu mühürü sayesinde- farkına varabilirler.
Hayali: Asıl adı Mehmet'tir. Sufi bir seyyah yanında seyahet ederek Sufi düşünce eğitimi aldı. Daha sonra Pargalı İbrahim Paşa'nın dikkatini çekerek Kanuni'nin nedimlerinden biri oldu. Bağdat'ın fethi esnasında Fuzuli ile tanıştığı rivayet edilir. 1557'de Edirne'de vefat etmiştir.
Mahi: Farsça balık (Arapça yakıp yıkan anlamına da gelmektedir. Bazı incelemelerde mahiler aslında bir yandan bu kayıtsızlıklarıyla dünyayı yakıp yıkmaktadırlar.)
---
Kainat'ı süsleyen Kainat içindedir, (insanlar) aramayı bilmezler
Tıpkı denizin içindeki balıkların denizin farkında olmamaları gibi
---
İnsanların büyük bölümü etrafından habersiz bir hayat sürerler. Tıpkı tüm hayatını denizde geçirip denizin dahi ne olduğu hakkında hiç bir fikri olmayan balıklar gibi. Diğer yandan o balıklar denizden başka bir dünya olduğunu bilmezler, bunu düşünemezler bile. Eşref-i mahluk olan insanın kendi dünyasını keşfetmesi de ancak diğer dünyaları da idrak etmesiyle mümkün olacaktır. Öyleyse insanın idrak kabiliyetini kullanarak hayatın ve yaratılışın farkında olması gerekir. İnsanlar, Kainat'ı Süsleyen'in -aslında Kainat'ın her zerresine vurmuş olduğu mühürü sayesinde- farkına varabilirler.
Hayali: Asıl adı Mehmet'tir. Sufi bir seyyah yanında seyahet ederek Sufi düşünce eğitimi aldı. Daha sonra Pargalı İbrahim Paşa'nın dikkatini çekerek Kanuni'nin nedimlerinden biri oldu. Bağdat'ın fethi esnasında Fuzuli ile tanıştığı rivayet edilir. 1557'de Edirne'de vefat etmiştir.